Gündem

Erdoğan: Karabağ Zaferi, Türk dünyası için büyük bir gurur vesilesidir

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Karabağ’ın azatlığa kavuşması sadece Azerbaycan için değil, Türk dünyası için de büyük bir gurur vesilesidir. Azerbaycan ordusunun Karabağ toprağında attığı her adım, istiklal ve izzet uğruna dökülen her damla kan, Türk dünyasının tarihinde birer şeref nişanesi olarak ortak tarihimize altın harflerle yazılmıştır." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan'ın Karabağ Zaferi'nin yıl dönümü olan 8 Kasım Zafer Günü dolayısıyla Bakü'de düzenlenen törende konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:

"Sizlere 86 milyonun en samimi muhabbetlerini getirdim"

Aziz kardeşim Cumhurbaşkanı Sayın İlham Aliyev, Pakistan Başbakanı Sayın Şahbaz Şerif, Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri’nin kahraman mensupları, Azerbaycanlı gardaşlarım, sizleri en kalbi duygularımla, saygıyla, sevgiyle selamlıyorum. Zafer günümüzün beşinci yıl dönümünde sizlerle beraber olmaktan büyük bir bahtiyarlık duyuyorum. İlham Aliyev kardeşim, nazik daveti için şükranlarımı sunuyorum. Sizlere, Türkiye’deki gardaşlarınızın selamlarını getirdim. Sizlere 86 milyonun en samimi muhabbetlerini getirdim.

Bu gurur günümüzde inanıyorum ki şu anda Türk Devletleri Teşkilatı’ndaki kardeşlerimiz de bizimle aynı coşkuyu yaşıyor. Zaferimiz kutlu olsun! Cenab-ı Allah, Azerbaycan’ı ve Türk dünyasını nice zaferlere kavuştursun. Azerbaycan’ın sevincini paylaşan Pakistan Başbakanı Şahbaz kardeşim başta olmak üzere bugün aramızda olan dost ülkelerden tüm temsilcilere teşekkür ediyorum.

Kardeşlerim, bugün hep beraber 30 yıllık işgali sonlandıran muhteşem ve muazzam bir zaferin beşinci yıl dönümünü kutluyoruz. Vatan Muharebesi’nde toprağa düşen tüm şehitlerimizi, Azerbaycan’ın yiğit evlatlarını bir kez daha rahmetle yad ediyorum. Rabbim şehitlerimizin ruhlarını şad, mekanlarını inşallah cennet eylesin.

Azerbaycan edebiyatının sembol isimlerinden Mehmet Araz, Azerbaycan Türkünün vatan aşkını şöyle anlatıyordu:

“Bugün gerek her anımız vatan desin.

Kılıcımız, kalkanımız vatan desin.

Ölenlerin yerine kalanımız vatan desin.

Vatan desin kalbimizin her duygusu, her vurgusu vatan desin.

Farkı yoktur harda olak, zamanımız, mekanımız vatan desin.”

Kalpleri her seferinde “Vatan” diye çarpan kahraman gazilerimize minnet duygularımı ifade ediyor, Yüce Allah onlardan razı olsun diyorum. Hayatları pahasına verdikleri destansı mücadeleyle 30 yıllık işgali sona erdiren Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri’nin tüm mensuplarını bir kez daha tebrik ediyorum. Aynı şekilde bu büyük zaferin mimarı ve lideri olan İlham Aliyev kardeşimi canıgönülden tebrik ediyor, başarılarının daim olmasını diliyorum.

"Dökülen her damla kan ortak tarihimize altın harflerle yazılmıştır"

Bilmenizi isterim ki Karabağ’ın azatlığa kavuşması sadece Azerbaycan için değil, Türk dünyası için de büyük bir gurur vesilesidir. Azerbaycan ordusunun Karabağ toprağında attığı her adım, istiklal ve izzet uğruna dökülen her damla kan, Türk dünyasının tarihinde birer şeref nişanesi olarak ortak tarihimize altın harflerle yazılmıştır.

Bugün burada Azerbaycan askeri, Türkiye’den gelen asker kardeşleriyle omuz omuza, yan yanalar. Askerlerimize baktıkça iki devlet, tek millet şiarının ne demek olduğunu hepimiz görebiliyoruz. Şehitlerimizin birbirine karışan kanlarının üzerinde yükselen hürriyet sancağı, Karabağ’ın dört bir yanında şanla, şerefle, gururla dalgalanıyor.

Biliyorsunuz, bundan 45 gün önce aslen Karabağlı olan büyük bir şairimizi rahmet-i Rahman’a uğurladık. Merhum Yavuz Bülent Bakiler, Karabağ’a olan hasretini şu mısralarla dile getirmişti:

"Toprağına bayraklarla girebilirim.

Kara sevdalılar gibi hasretim Karabağ’a.

Uğruna ölebilirim.

Bir gün biterse her şey Karabağ’ı görmeden,

İstemem bandolar, büyük çelenkler.

Allah’ım, ruhuma biraz sükûn ver.

Üstüme okunmuş birkaç avuç mübarek Karabağ toprağından serpilse yeter."

"Karabağ’ın her karışında huzur var"

Yıllarca şairler Karabağ için işte böyle özlem dolu şiirler yazmıştı. İlham kardeşimin dirayetli liderliği altında Azerbaycan ordusu Karabağ’ı işgalden kurtararak gönüllerdeki 30 yıllık bu yangını da söndürdü. Allah’a hamdolsun, bugün Laçin’den Şuşa’ya, Zengilan’dan Hankendi’ne, Hocalı’dan Fuzuli’ye kadar Karabağ’ın her karışında huzur var, kalkınma var, barış, refah ve özgürlük var. İnşallah bu barış ve güven iklimi daha da güçlenmeye devam edecek.

"Karabağ zaferi bölgemizde yeni bir dönemin kapılarını aradı"

Değerli dostlarım, kıymetli misafirler, Karabağ Zaferi, vicdanları kanatan büyük bir adaletsizliği sonlandırmakla kalmadı. Aynı zamanda bölgemizde yeni bir dönemin kapılarını araladı. Vatan Muharebesi, Asya ve Avrupa’daki jeopolitik dengeleri de değiştirdi. Biz ne kin tutarız ne de geçmişteki acıların tekrar yaşanmasına izin veririz. Dolayısıyla bu zaferi bir son olarak değil, Kafkasya’da kalıcı barışa giden yolun kilometre taşı olarak görüyoruz.

"Biz kalıcı barış noktasında son derece ümitvarız"

Kafkasya’da barışın hakim olmasının, Asya’dan Avrupa’ya tüm bölgenin refahına hizmet edeceği kanaatindeyiz. Şunu da burada özellikle vurgulamak isterim: Biz kalıcı barış noktasında son derece ümitvarız, iyimseriz. İlham Aliyev kardeşimin, kalıcı barışın tesisi için gösterdiği samimi çabaları takdirle karşılıyoruz. Ermenistan Başbakanı Sayın Paşinyan’ın da bu yolda attığı cesur adımları memnuniyetle takip ediyoruz. İnşallah bu muhteşem zafer, her iki liderin yapıcı tavrıyla bölgede huzuru ve barışı tahkim edecek kalıcı bir anlaşmayla neticelenecektir. Türkiye olarak bu konuda üzerimize ne düşüyorsa, inşallah bunu yapmaya devam edeceğiz.

Gelinen noktada, can Azerbaycan’ın hem bölgesinde hem de ötesinde kaydettiği ilerlemeden büyük bir kıvanç duyuyoruz. Aramızdaki müstesna ilişkiler, somut ve stratejik projelerle her geçen gün daha da güçleniyor. Hatırlayacaksınız, asrın projesi Azeri-Çırak-Güneşli başta olmak üzere, Bakü-Tiflis-Ceyhan ham petrol boru hattı, Şah Deniz ve TANAP ile taçlandırdığımız iş birliğimizi son olarak Iğdır-Nahçıvan doğalgaz boru hattının faaliyete geçmesiyle daha da perçinledik. Şimdi bu iş birliğimizi daha da ileriye götürmenin ve kapsamını geliştirmenin gayreti içindeyiz. Kafkasya’da tesis edilecek yeni rotaların, ulaştırma ve enerji iletim imkanlarını artırmasını temenni ediyoruz. Hazar geçişli Doğu-Batı Orta Koridoru’nu, bölgedeki tüm kardeşlerimizin faydasına olacak şekilde yatırımlarla geliştirmemiz gerekiyor. Bilhassa Bakü-Tiflis-Kars demir yolu hattını en verimli şekilde kullanmak için Azerbaycan’la beraber çok daha ileri adımlar atacağımıza inanıyorum.

"Karabağ'da yatırım seferberliğine bizzat şahitlik ettim"

Değerli kardeşlerim, Azerbaycan; Karabağ başta olmak üzere, bölgenin yeniden imar ve ihyası, halkın güvenli geri dönüşü ve yok edilen kültürel ve dini mirasın restorasyonu için büyük bir gayret sarf ediyor. Karabağ’a İlham kardeşimle beraber, Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif kardeşimin de bir kısmına iştirak ettiği ziyaretlerimiz oldu.

Zaferden sonra Karabağ’ın tamamında yaşanan kalkınma ve yatırım seferberliğine bizzat şahitlik ettim. Hava limanlarını, yolları, köprüleri, tünelleri, demir yollarını, evleri, yükselen binaları, tarım ve ulaştırma projelerini yerinde gördük. İlham kardeşimin liderliğinde, can Azerbaycan’ın neleri başarabileceğine yakından tanık olduk. Bir kez daha maşallah, barekallah diyorum.

"Karabağ, tekrar bölgenin parlayan yıldızı olacak"

Tabii, bizim gördüklerimiz sadece bir başlangıç. İnşallah bunların devamı da gelecek. Muhteşem güzelliğiyle Karabağ, tekrar bölgenin parlayan yıldızı olacak. Bu süreçte biz de Azerbaycan’a gereken her türlü desteği vereceğiz. Can Azerbaycan’la ikili iş birliğimizin yanı sıra Türk Devletleri Teşkilatı bünyesindeki birlik ve dayanışmamızı da sürdürüyoruz. Aile Meclisimizin tüm fertlerinin en üst düzeyde katılımıyla Ekim ayında Gebele’de 12. zirvemizi gerçekleştirdik. Zirvede çağrısını yaptığım 15 Aralık Dünya Türk Dili Günü kararının da UNESCO bünyesinde hayata geçmesinden memnuniyet duyuyorum.

Teşkilat dönem başkanlığı sırasında Azerbaycan’la dayanışmamız inşallah daha da ivme kazanacak. Şimdiden can Azerbaycan’a çalışmalarında başarılar diliyorum. Azerbaycan’ın sarsılmaz desteğiyle Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Türk dünyası içindeki konumunun güçlenmesini temenni ediyorum. Rabbim yar ve yardımcımız olsun diyorum.

Bu düşüncelerle Vatan Muharebesi’nde al kanlarıyla toprağı sulayan aziz şehitlerimizi rahmetle yad ediyor, gazilerimize şükranlarımı sunuyorum. Aynı şekilde, 1918 yılında Bakü’yü işgalden kurtaran Kafkas İslam Ordusu’nun bütün şehitlerini, bilhassa da Gazi Namdar, Şehid-i Âlâ Enver Paşa’yı ve kardeşi Nuri Killigil Paşa’yı bir kez daha minnetle anıyorum. Bu vesileyle 9 Kasım Devlet Bayrak Günü’nüzü de yürekten kutluyorum. Hepinizi en kalbi duygularımla selamlıyorum. Sağ olun, var olun, Allah’a emanet olun.

Selanik Atatürk Evi  yeniden ziyarete açılıyor
Selanik Atatürk Evi yeniden ziyarete açılıyor
İçeriği Görüntüle

Erdoğan, Bakü'deki Zafer Günü kutlamalarına katılacak
Erdoğan, Bakü'deki Zafer Günü kutlamalarına katılacak
İçeriği Görüntüle

Bakan Fidan: Dünyanın 3'üncü en büyük diplomatik ağına sahibiz
Bakan Fidan: Dünyanın 3'üncü en büyük diplomatik ağına sahibiz
İçeriği Görüntüle