Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in açıklamaları şu şekilde: “Bankacılık sektörümüzün piyasa değeri 2’ye katlanmış durumda. Karlılık gibi hususlarda henüz arzulanan noktada değil ama piyasanın değerlendirmesi çok olumlu. Eğer bugün bankacılık sektörünün piyasa değerinin defter değerine oranı 0.6’dan 1.1’in üzerine çıkmışsa bu piyasanın programı ve bankacılık sektörünün geleceğine ilişkin değerlendirmesinin oldukça yapıcı olduğunu gösteriyor.
Bizim programımızın özü fiyat istikrarını sağlamak. Sürdürülebilir yüksek büyüme için fiyat istikrarı olmazsa olmazdır. Son yaşanan piyasalarda yaşanan dalgalanmalar, dezenflasyon programını nasıl etkiledi? Dün Merkez Bankası Başkanımız kapsamlı bir enflasyon raporunu açıkladı. Ekonomi yönetimi olarak biz yıl sonu enflasyonun tahmin aralığı içinde gerçekleşeceğine samimi bir şekilde inanıyoruz. Bunun gerçekleşmesi için ne gerekiyorsa yapıyoruz.
"PETROL FİYATLARI ÖNEMLİ ÖLÇÜDE DÜŞTÜ"
Kısa vadede beklentilerde sınırlı bir kötüleşme ile karşı karşıyayız. Lirada cüzi bir değer kaybı oldu, kur geçişkenliğinin zayıfladığını biliyoruz. Finansal koşullar daha sıkı ve petrol fiyatları önemli ölçüde düştü. Biz bugün itibarıyla dezenflasyon programını rayında olduğunu, bunun kararlı bir şekilde uygulanacağının altını çizmek istiyorum.
"HİZMET ENFLASYONUNDA DA CİDDİ BİR ŞEKİLDE GERİLEME BAŞLADI"
Hizmet enflasyonunda da ciddi bir şekilde gerileme başladı. Temel mallarda, mal enflasyonunda yüzde 20-30 aralığına gelmiş durumdayız. İnanıyorum ki aşağı yönlü trend güçlü bir şekilde devam edecek. Para politikası güçlü bir şekilde dezenflasyonist. Biz bu dönemde 2025’ten itibaren yönetilen ve yönlendirilen fiyatlarda dezenflasyon programını çok güçlü bir şekilde destekleyecek yaklaşım içerisine girdik. Arz yönlü politikalar devam ediyor.
ENFLASYON HEDEFLERİ HAKKINDA
Ben önümüzdeki dönemde dezenflasyonist bir dinamiğin ortaya çıkma ihtimalini yüksek görüyorum. Yüzde 70 olasılıkla enflasyon bu sene yüzde 24 orta nokta olmak üzere öngörülen tahmin aralığının içinde olacak. Gelecek sene yüzde 12, bir sonraki sene yüzde 8 olması öngörülüyor.
‘PETROL VE DOĞAL GAZ ÜRETİMİNDE ARTIŞ VAR’
Düşük petrol fiyatları doğrudan dış ticaret açığını aşağı çekecektir. Yurt içi petrol ve doğal gaz üretiminde önemli bir artış var. Önümüzdeki yıllarda bu artış ivme kazanacak. Yeşil dönüşüm enerji ithalatımızı sınırlıyor. Cari açıktaki iyileşme artık programın başarılmış önemli bir boyutudur.
Altın ve enerji hariç yıllıklandırılmış ithalatta önemli bir artış yok. Cari açık geçen sene milli gelire oran olarak yüzde 0.8’e düştü. Bu sene öngörümüz biraz daha yüksek.
Ekonomide ılımlı bir büyüme dönemindeyiz. Yüksek büyüme döneminin temellerini inşa ediyoruz. Bu sene finansal koşullar sıkı. Dış talepte zayıflama riski var. Yatırım iştahında ivme kaybı riski var. Bütün bunlar büyümeyi sınırlı tutacak. Yine de bizim için önemli olan istihdam artışının devamıdır.
‘REZERVLERDE GÜÇLÜ BİR ARTIŞ VAR’
Mart ayından bu yana iki tane büyük şok yaşadık. Bu şoklara rağmen program rayındaysa aslında program rüştünü ispat etmiş demektir. Rezervlerimiz toparlanıyor. 2 Mayıs’tan bu yana sürekli bir şekilde rezervlerde güçlü bir artış var.
‘ÜLKE RİSK PRİMİ CİDDİ ŞEKİLDE DÜŞTÜ’
KKM’den çıkış öngörüldüğü şekilde piyasalarda sorun yaratmadan çok başarılı bir şekilde sağlanıyor. Ülke risk primi ciddi bir şekilde düştü. Program döneminde gelişmekte olan ülkeleri risk primi 35 puan düşmüş, Türkiye’de 407 baz puan düşmüş. Kurda oynaklık ciddi şekilde azalmış.
‘TÜRKİYE EKONOMİSİ İÇİN ÇOK ÖNEMLİ BİR GELİŞME OLACAK’
PKK terör örgütünün kendisini feshetmesi, silahlarını gömmesi, başarıldığında bu Türkiye için bölgemiz için, Türkiye ekonomisi için çok önemli bir gelişme olacak.
