Bursa’da sağlık sektörünü sarsan davada kritik bir gelişme yaşandı. Ceylan Hastanesi’nin %50 ortağı olan Muhammed Tayyar Türkeş adına açılan davada, hastanenin sağlık işletme ruhsatının üçüncü kişilere devrini önlemek amacıyla verilen ihtiyati tedbir kararı, Bursa Bölge Adliye Mahkemesi tarafından da onaylanarak kesinleşti.
GLK Şirketinden Skandal Hamle: 15 Milyon Dolarlık Ruhsatı 1,8 Milyon TL’ye Devretme Planı
Dosyaya göre, 15.000.000 USD (on beş milyon Amerikan doları) değerindeki Ceylan Hastanesi ruhsatı, muvazaalı işlemlerle yalnızca 1.806.000 TL (bir milyon sekiz yüz altı bin Türk lirası) karşılığında GLK Sağlık Hizmetleri Ticaret Limited Şirketi’ne devredilmeye çalışıldı.
Daha da vahimi, GLK şirketinin kuruluş adresi, Ceylan Hastanesi’nin bulunduğu adres olarak gösterildi. Bu durum, davacı ortağın rızası olmadan yapılan işlemlerin önceden planlanmış bir dolandırıcılık şeması olduğunun en somut kanıtı olarak dava dosyasına girdi.
“Tedbir Kalktı” Yalanı ile Piyasa Dolandırılıyor
Davacı vekilleri, GLK şirketinin tedbir kararına rağmen piyasaya “Tedbir kalktı, ruhsatı satıyoruz” şeklinde yanlış bilgiler yayarak sağlık kuruluşlarını dolandırmaya çalıştığını açıkladı. Ancak Bursa Bölge Adliye Mahkemesi’nin 14 Temmuz 2025 tarihli kararıyla bu yalan resmen çürütüldü.
Mahkeme kararında, “Sağlık ruhsatının muvazaalı işlemlerle devri, kamu sağlığını ve ortaklık yapısını tehlikeye atar. Tedbirin kaldırılması mümkün değildir.” ifadeleri dikkat çekti.
Hastane Üzerindeki Yolsuzluk ve Yağma İddiaları
Dava dosyasında Mustafa Erdem Ceylan ve ilişkili kişiler hakkında çok sayıda ağır suçlama yer alıyor:
• Hastanenin yaklaşık 5.000.000 USD değerindeki tıbbi görüntüleme cihazının hastaneden çıkarılması,
• Şirket aleyhine muvazaalı icra takipleri ile kuruma zarar verilmesi,
• Hastanedeki cihazların üçüncü kişilere kullandırılarak kurumun zarar ettirilmesi,
• Ortaklık haklarının gasp edilmesi ve mali kayıtların manipüle edilmesi.
Bu suçlamalarla ilgili soruşturmalar Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı nezdinde halen sürüyor.
Kamuoyuna Sert Uyarı: “Bu, Sağlık Ticareti Değil, Mafyavari Bir Operasyon”
Davacı vekilleri, sürecin sıradan bir ticari anlaşmazlık olmadığını, Bursa’daki sağlık sistemine ciddi bir tehdit oluşturduğunu vurguladı:
“GLK isimli paravan şirket, hastanenin bulunduğu adresi kendi şirket adresi olarak gösterip, ortağını saf dışı bırakarak ruhsatı yok pahasına satmaya çalıştı. Bu, sıradan bir ticaret değil, organize bir dolandırıcılıktır.”
Sonuç: Hukukun Zaferi
Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararıyla, GLK şirketinin muvazaalı devrine yönelik tüm girişimler şimdilik engellendi. Kesinleşen tedbir sayesinde, hem hastane ortaklarının hakları hem de kamu sağlığı korunmuş oldu.
