1986’da çıkan 3308 Sayılı Yasanın elimizden aldığı Sosyal Güvenlik kapsamındaki hak kaybımız
neticesinde bizler, zorunlu staj ve çıraklık yaparken Sgk tarafından işe giriş tarihli ve Sgk tescil
numaralı sigorta kartı verilerek ve “Sigortanız başladı” denilerek aldatılan ve sonrasında bu tarih,
gerek Sgk ekranında, gerek Sgk sistemlerindeki verilerde sigorta başlangıcı gösterilerek kandırılmaya
devam edilen, akabinde 2005’li yılların başlarında ikinci bir tarih çıkartılarak mağdur bırakılan bir kitleyiz.
Dünyanın hiçbir yerinde kısa kol ve uzun kol sigorta ayrımı yoktur. Fiili çalışma var ise, maaş alınmış
ise iş hayatı başlamıştır. Dolayısıyla sigortalılık süresi başlamıştır. Sadece ülkemize özgü olan bu
sorunun bir an önce çözülerek fiilen çalıştığımız ve sigorta kayıtları ile E-Devlet’de açıkça görünen “ilk
işe giriş tarihimiz” emeklilik hesabında hizmete başlangıç tarihi olarak sayılmalıdır. Nasıl ki bir insanın
iki farklı doğum tarihi olmazsa, iki adet işe girişi de hukuken olamaz. Ancak maalesef ki ülkemizdeki
uygulama şu anda budur.
Şöyle bir mevzuat düşünün ki;
Yurtdışında aynı staj/çıraklığı aynı şartlarda yapan birisi Türkiye’ye geldiğinde staj ve çırak başlangıç
tarihini işe giriş olarak saydırabiliyor ve bizler gibi mağdur olmadan hakkı olanı rahatlıkla alabiliyor.
Oysa bizler de aynı şekilde fiili olarak çalıştık, maaş aldık, iş akdimiz oluşmuştu ama maalesef biz
hakkımız olanı alamıyoruz.
Aynı bu konu gibi bir de kadın doğum borçlanmasındaki haksızlık var. Bilindiği gibi kadın doğum
borçlanması yapabilmek için doğumdan önce işe giriş olması gerekiyor. Ancak öyle bir mevzuat
düşünün ki; normalde işe giriş olarak kabul edilmeyen staj/çıraklık girişi, konu kadın doğum
borçlanması olduğunda ne hikmetse işe giriş kabul ediliyor ve doğum borçlanmasına izin veriliyor.
Böyle haksızlıkların olduğu yılların mağdurları olarak biz artık bu mağduriyetin bitmesini istiyoruz.
Mağduriyetimizin çözümü adına gerek sahalarda, gerek siyasi görüşmelerimizle, gerekse sosyal
medya çalışmalarımızla mücadelemiz devam etmektedir. Çalışmalarımızın başka bir bölümünü de
basın açıklamalarımız oluşturmaktadır.
Bizim mücadelemiz hiçbir siyasi düşünce ile bağlantısı olmayan, hiçbir parti ile ilgisi olmayan ve
olmayacak gerçek bir hak mücadelesidir. Haklıyız çünkü elimize verilen o sigorta kartlarındaki
anlaşılmayan gerçek ile bize söylenen aynı olmadı. Bizlere işe girişiniz yapıldı denmişti. Sgk kartlarını
görünce, ilk işe giriş tarihimiz kayıtlara işlenince, maaş alınca, bilfiil çalışınca bizler de bunu gerçek
zannetmiştik ancak maalesef gerçek değilmiş.
Geldiğimiz noktada hakkımız olandan başka hiçbir talebimiz yoktur. Elimize verilen SSK kartlarındaki
ilk işe giriş tarihimiz sigorta başlangıcı olarak kabul edilmelidir.” Dedi.
Yıllardır kördüğüm olan sigorta kapsamında çıraklıkları sayılmayan emekçiler, emeklilik sisteminde haksızlık olduğunu belirten staj ve çıraklık mağdurları çocuk yaşta başladıkları çalışma hayatında staj ve çıraklık sigortasının başlangıç sayılmasını isterken uğradıkları bu haksızlığın bir an önce son bulmasını talep ediyor.
Çalışma günlerini belgeli bir şekilde kanıtlayan staj ve çıraklık mağdurları dönemin değişmesiyle tüm haklarını bir anda kaybetti. Emeklilik şartlarını doldurmalarına rağmen sigortalarının başlangıç sayılmaması nedeniyle emekli olamayan staj ve çıraklık mağdurları bir an önce emeklilik hakkına kavuşmak isterken gözünü kulağını yetkililerden yapılacak açıklama çevirdi.
Mevcut ekonomik şartlarda geçim sıkıntısı yaşayan staj ve çıraklık mağdurları sigortalarının emeklilikte bağlayıcı sayılmaması nedeniyle emekli olamıyor. Uzun yıllarca çalışan staj ve çıraklık mağdurları emeklilik haklarının resmen gasp edildiğini belirterek adalet istiyor.
Staj ve çıraklık mağdurları haklarını aramaktan vazgeçmeyeceklerini belirtirken yetkililerden duyarlılık bekliyor. Emeklilik sisteminde yaşanan haksızlığın giderilmesi için staj ve çıraklık sigortasının emeklilikte başlangıç sayılması gerektiğini vurgulayan Staj ve Çıraklık Sigortası Mağdurları sorunun bir an önce çözülmesini siyasilerden bekliyor...